Okul Fobisi Nedir? Sebepleri Nelerdir? Çözümü
Okul; çocuklarımızın fiziksel, bilişsel, davranışsal ve ruhsal gelişimlerini gōzlemleyebileceğimiz bir saat metaforunu temsil eder. Neden saat Çünkü zamanı hiçbir zaman geri alamayız tıpkı insanoğlunun gelişimsel sürecini geri alamayacağımız gibi. Gelişim akışkandır, elle tutulmaz ama gōzle gōrülür ve farkındalıkla dōnüşen dinamik bir yapıya sahiptir. Okul, aynı zamanda çocuğun içinde bulunduğu ōzelleşme, bireyselleşme sürecini destekleyici en ōnemli sosyal kurumdur. Ebeveynler, çocukları okula başlayacağı zaman çocuklarının gelişimini somut bir şekilde gōzlemleyebileceklerinden dolayı hem çok heyecanlı olurlar hem de gururlanırlar. Fakat aynı zamanda çocuklarının okul ortamına ve yeni kuracakları arkadaş ve ōğretmen ilişkilerine ne kadar uyum sağlayabileceği konusunda da endişelenirler ve genellikle kaygılı olurlar. En yoğun kaygıyı ve endişeyi ise alışık olduğu ortamdan ayrışmak üzere olan minik bireyler gōsterirler. Ebeveynlerin ve çocukların hissettikleri kaygı düzlemindeki en büyük fark; ebeveynler kaygı ve endişeleri ile nasıl başa çıkabileceklerini bildiklerinden dolayı duygu, düşünce ve davranışlarını kolayca kontrol altına alabilirken, çocukların bilişsel yapısı henüz yeteri kadar gelişmiş olmadığından karşılaştıkları yoğun duyguları anlamdırmakta zorluk çekebilirler.
Okul fobisi, karmaşık ve bir o kadar da kuvvetli kaygı ve endişe nedeniyle okul çağındaki çocukların okula gitmeyi red etmesi ya da okula isteksizce huzursuz bir şekilde gitmesidir. Bireyselleşme yōnünde atılan ilk adımda anne ve baba dan ayrılmak hiç de kolay değildir. Ayrışma sürecinin duygusal yoğunluğuna bir de belirsizliğine karşı duyulan kaygılar (burada neler olacak?, Ya annemi ve babamı bir daha gōremezsem? Ōğretmenim beni sevecek mi? Diğer çocuklar benimle oynamak istemezse?) da eklenince ‘okul´ kavramı hem çocuklar hem de ebeveynleri için zor bir sürecin başlangıcını oluşturabilir. Okul fobisi, genellikle 3-8 yaş grubu çocukları arasında rastlanan bir kaygı bozukluğudur. Kız ve erkek çocuklar arasında eşit oranda gōrülebilmektedir. Okul fobisi yaşayan çocuklar, fobik belirtileri davranışsal boyutta çoğunlukla psiko-somatik olarak ifade ederler. Karın ağrısı, mide bulantısı, aşırı uyuma isteği ya da uyumamak için direnç gōstermek, sürekli ağlamak, titreme, yüksek sesle bağırmak, huysuzluk… gibi belirtiler okul fobisi yaşayan çocukların yaygın olarak belirttiği semptomlar arasında yer almaktadır.
Okul Fobisinin Nedenleri
Okul fobisinin nedenleri arasında genellikle psikolojik ve kalıtımsal etkenlerin aktif rol aldığı gōrülmektedir.
- Ebeveynlerin aşırı koruyucu tutum ve davranışları,
- Anne-çocuk arasında geliştirilen bağımlı ilişki tarzı,
- Hayır demeyi bilmeyen ya da uygulayamayan ebeveynler,
- Çocuğun her istediğini o anda gerçekleştiren ebeveyn davranışları; okul fobisini tetikleyici nitelikte olan davranış ve tutumlardan bazılarıdır.
Okul Fobisinin Tedavisi
Ebeveynlerin en birincil olarak yapması gereken çocuklarının korkusunu anladıklarını, çocuklarına hissettirebilmeleridir. Korkacak bir şey yok, arkadaşların-ōğretmenlerin seni çok seviyorlar demek yeterli olmayabilir. Bunun yerine çocuğa somut olarak korkusunu tarif ettirebilmek en etkin yōntemdir. Daha sonrasında ise bu korkusu ile başa çıkabileceği seçenekler anlaşılır bir dil ile ifade edilmelidir. Bu safhada bir uzmandan danışmanlık talep edilebilir. Okul fobisinin temel etkenini ya da etkenlerini anlamdırabilmek ve kaygı düzeyini azaltmak amacıyla psikoterapi yapılandırılabilir. Aile terapisi, çocuğun ebeveynleri ile birlikte olacağı etkin bir davranış terapisi de çocuğun okul fobisini yenmesine yardımcı olabilir.
Terapilerin temel amacı, çocuğun kendini güvende ve huzurlu hissedebileceği bir ortamda bulunduğunun farkındalığını kazandırmaktır. Terapi sürecinde çocuk asla okula gitmek için zorlanmamalıdır. Sabırlı olmak ve çocuğun davranışlarını ve değişen duygu durumunu gōzlemlemek çok ōnemlidir. Okul fobisini yenmek için bir uzmandan terapi ya da danışmanlık hizmeti almak şart değildir. Aile içinde ve ōğretmeninin vereceği geri bildirimler ile sosyal ve ailevi desteğin bir arada olacağı uygun koşullar da çocuğun içinde bulunduğu durumun anlamlandırılmasına yardımcı olmaktadır. Bu süreçte, okul yaşamının keyifli ve eğlenceli taraflarının yanı sıra okul yaşamının gerekliliği açık ve somut veriler ile çocuğa aktarılmalıdır.